Kategori
🗞
HaberlerDöküm
00:00Evet arkadaşlar şu anda İkizköy Akmelen'deyiz. Arkamda
00:06Nihat Özdemir ve İbrahim Çeçe'nin Türkiye düşmanı iki
00:09sermayedarın yok ettiği Akmelen Ormanı'nı görüyorsunuz ve
00:13kömür sahasını burada Muğla'lıları, Milaslıları
00:15zehirlediği kömür sahasını görüyorsunuz. Bu termik santral
00:19ııı uzun zamandan beri çalışıyor ve buranın Türkiye'ye
00:24yıllık sağlık maliyeti yirmi iki milyar lira. Oysa ki buradan
00:29elektrik üreterek kazandıkları para bu iki sermayedarın iki
00:32patronun kazandığı para yıllık iki yüz milyon lira. Yani kendi
00:36yıllık iki yüz milyon lira kazançları için bunlar yirmi iki
00:41milyar lira Türkiye'ye zarar veriyorlar. Kendi ticari
00:43kazançlarının yüz katı Türkiye'ye zararları var. Adeta
00:48Türkiye'nin kanını emiyorlar. Ve şu anda burada mücadele
00:52devam ediyor. Biz İkizköylülerin davasını almadan
00:55önce iki bin on dokuz yılında Türkiye'deki otuz iki tane termik
00:59santralinin kapatılması ve beş projenin de iptal edilmesi
01:02talepli olarak Cumhurbaşkanlığına dava
01:04açmıştık. Ve Cumhurbaşkanlığına açtığımız davada Ankara on
01:08birinci idare mahkemesi tüm davalarımızı reddetti. Ve
01:11arkasından da Danıştay'da red kararını on edi. Bu otuz yedi
01:15davanın içerisinde buradaki Yeniköy ve Kemerköy termik
01:18santrali davaları da vardı. Ve biz geçtiğimiz hafta bu Yeniköy
01:23ve Kemerköy termik santrallerinin kapatılması ve
01:25lisanslarının iptali talepli davamız da Danıştay kararını da
01:30üzerine anayasa mahkemesine başvurduk. Yaşam hakkı
01:33ihlalinden adil yargılanma hakkı ihlalinden gerekçeli karar
01:37hakkı ihlalinden Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Türkiye
01:41Cumhuriyeti Anayasası'yla teminat altına alınmış olan
01:44haklarımızın ihlalinden dolayı anayasa mahkemesine başvurduk.
01:48Özellikle de şunu belirtmek istiyorum. Biliyorsunuz iki bin
01:51on dokuzda Çin'in Wuhan kentinden başlayan ve bütün
01:54dünyayı saran bir pandemi oldu. Kovid pandemisi. Kovid
01:57pandemisinden sonra iki bin yirmi yılında Şubat ayından
02:00Haziran ayına kadar evlerde kapalı kaldık. Bu arada bütün
02:03dünyada salgının getirdiği eee kitlesel ölümler oldu. Ve
02:06İtalya'da, Amerika'da, Hollanda'da eee termik
02:09santrallerin bacasından çıkan partikül maddelerin bulunduğu
02:13kirlilik olan yerlerde kovid ölümlerinin on üç kata kadar
02:18daha fazla olduğu kovid vakalarının da on kata kadar
02:21daha fazla olduğu tespit edilmişti. Biz de
02:24cumhurbaşkanlığını açtığımız bu otuz yedi tane termik santral
02:27lisans iptali ve kapatılması davasını ııı bu kovid
02:32ölümlerinin yarattığı ııı tehlikeye dayandırmıştık.
02:37Anayasanın yüz dördüncü maddesi doğrultusunda
02:39Cumhurbaşkanı'nın Milli Güvenliği Koruma Yetkisi ve
02:42Körevine dayanarak bu başvuru yapıp bu davaları açmıştık. Daha
02:46sonra da Avrupa Sağlık ve Çevre Birliği'nin burada bu
02:51termik santrallerin toplumsal maliyetini gösteren, sağlık
02:55maliyetini gösteren buraya özel bir çalışması yapıldı. Biraz
02:58önce belirttiğim gibi bu çalışmada bu iki termik
03:02santral nedeniyle bu iki termik santralin öldürdüğü, hasta
03:06ettiği, kanser ettiği insanlar sebebiyle Türkiye Cumhuriyeti'nin
03:09yılda yirmi iki milyar lira para ödediği para harcanığı
03:12ortaya çıktı. Öldürülen, yok edilen aileler, hayatlar,
03:16babasız kalan çocuklar, bozulan psikolojiler cabası. Oysa ki
03:20yirmi iki milyar lira sağlık harcamasına neden olan burada
03:24kitlesel ölümlere neden olan iki patron Nihat Özdemir ve
03:27İbrahim Çeçe'nin kazandığı para ise yılda sadece iki yüz
03:30milyon lira. Yani bu iki termik santralden yılda iki yüz
03:32milyon lira para kazanmak için Türkiye'ye yüz kat zarar veriyor
03:36bu iki patron. Ve burada halen halkın mücadelesi devam ediyor.
03:40Biz de iki bin on dokuzda Akpelen mücadelesi başlamadan
03:44önce açtığımız davalar da Yeniköy ve Kemerköy termik
03:47santralleri için Türkiye Çevre Dernekleri olarak Adana Tayyip
03:51Odası, Ziraat Mühendisleri Odası, ııı Adana, Mersin,
03:55Antakya, İskenderun Çevre Koruma Dernekleri, Kazdağı
03:58Çevre Koruma Derneği, Yeşil Artvin Çevre Koruma Derneği,
04:02Ordu Çevre Koruma Derneği, FATSA Derneği ve Egeçep olarak
04:06davaları başladık, sürdürdük ve sonuç itibariyle anayasa
04:10mahkemesine başvurduk. Anayasa mahkemesinden de olumsuz
04:13sonuç gelmezse hedefimiz Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi,
04:17Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nden de sonuç
04:19gelmezse ondan sonra olayı Birleşmiş Milletlere kadar
04:23taşımayı planlıyoruz. Çünkü Birleşmiş Milletler sağlıklı ve
04:26dengeli bir çevrede yaşama hakkını temel insan hakkı
04:29olarak kabul etti iki yıl önce. Burada da yasal dayanaklarımız
04:33var.