Kategori
🗞
HaberlerDöküm
00:00Çok kıymetli yurttaşlarımız Silivri'deyiz.
00:03Bugün aslında İstanbul'un dört bir yanındayız.
00:06Çünkü üç ayrı duruşmayı takip ediyoruz.
00:09Çağlayan Adliyesi'nde il binasının satın alınmasıyla ilgili bir dava süreci devam ediyordu.
00:15Bugün duruşması vardı.
00:17Avukatlarımız Çağlayan'da takip ediyorlar.
00:19Biz şu anda burada Silivri'deyiz.
00:22Ekrem Başkanımızın davasını takip ettik.
00:25Ve buradan da Büyükçekmece Adliyesi'ne geçiyoruz.
00:30Saat on beşte de yine Büyükçekmece Adliyesi'nde Ekrem Başkan Beylikdüzü Belediye Başkanı iken yapılan bir ihaleyle ilgili bir dava süreci var.
00:39Bugün sabah üç ayrı noktadaydık ama sadece son yirmi dört saatte Silivri'ye benim üçüncü gelişim.
00:46Yirmi dört saat içerisinde üç kere Silivri'ye geldim.
00:49İki kere Vatan Caddesi'nde Emniyet Müdürlüğü önüne gittim.
00:52Ve gazeteciler için bir kez de Çağlayan Adliyesi'ne gittim.
00:56Silivri bir toplama kampı İstanbul'un Emniyet Müdürlükleri ve Adalet Saraylıları da adaletsizliğin merkezleri haline gelmiş durumda.
01:05Yani bir il başkanı yirmi dört saat içerisinde üç kere Silivri'ye iki kere Emniyet Müdürlüğü önüne bir kere Adalet Sarayı'na gitmek zorunda kalıyorsa
01:14bu Türkiye'nin adalet sisteminin ayaklar altına alındığının en somut göstergesidir.
01:21Şimdi biz buradayız.
01:23Tabii genel başkan yardımcılarımız, milletvekillerimiz ve partimizin çok çeşitli kademelerinden yol arkadaşlarımızla.
01:29Burası bir abluk altına alınmış.
01:31Partililerimiz ve İstanbullular da yolun yukarı tarafındalar.
01:35Yani cezaevi girişinin diğer tarafındalar ve bu tarafa geçemediler.
01:40Onlarla birlikte bir mücadeleyi sürdürüyoruz.
01:43Mücadele kararlılığımızı hiç durmadan sürdürmeye devam edeceğiz.
01:48Dün buradan yüz otuz öğrencimizi hep birlikte aldık.
01:52Ama içeride kalan öğrencilerimiz var.
01:55İçeride kalan öğrencilerimizi alana kadar mücadeleyi sürdüreceğiz.
01:59Belediye başkanlarımızı, tüm siyasi tutsakları içeriden alana kadar mücadeleyi sürdüreceğiz.
02:04Ve Cumhurbaşkanı adayımızı on beş buçuk oyla seçilen Cumhurbaşkanı adayımızı Silivri zindanından alana kadar mücadeleyi sürdüreceğiz.
02:14Mücadele o zamanda bitmeyecek.
02:16Erken seçim sandığını milletin önüne getireceğiz.
02:19Erken seçim sandığıyla bu otoriterleşen iktidarı değiştireceğiz.
02:25Ve Türkiye'nin demokrasi mücadelesini başlatacağız.
02:28Kararlılıkla mücadelemizi sürdüreceğiz.
02:30Ekrem Başkan içeride az önce çok tarihi bir savunma yaptı.
02:36Bana göre yüz iki yıllık Cumhuriyet'in en tarihi savunmasıydı.
02:41Şimdi Meclis Kurup Başkan Vekilimiz Gökhan Günaydın hem o tarihi savunmayla ilgili hem de yargılamanın hukuksal süreçleriyle ilgili kamuoyunu çok detaylı bir şekilde bilgilendirecek.
02:54Buyurun Sayın Başkanı.
02:55Teşekkür ederim Sayın Başkan.
02:57Değerli arkadaşlar evet demokrasi ve hukuk tarihimiz açısından gerçekten kara bir gün yaşıyoruz.
03:05Asla tesadüf ve kurallarla açıklanamayacak bir dizi olay bizi Silivri cezaevi kampüsüne getirdi.
03:14Neydi konu?
03:15Ekrem Başkan'ın terörle mücadele eden kamu görevlisine hakaret ettiği ve tehdit ettiği iddiasıyla açılan bir dava.
03:24Soruşturmanın başlatılmaması gerekiyor iken maalesef iddianameye dönüştü ve o iddianame on dördüncü ağır ceza mahkemesine düştü.
03:34Çağlayan adliyesinde kırk dört ağır ceza mahkemesi var.
03:39Bu kırk dört ağır ceza mahkemesi UYAP sisteminden tesadüfen hangi mahkemenin hangi davayı görüleceğine karar verilen bir düzene sahip.
03:48Ama gelin görün ki Akın Gürley'i tehdit ettiği iddiasıyla açılan dava Akın Gürley'in yıllarca mahkeme başkanlığı yaptığı on dördüncü ağır ceza mahkemesine tesadüfen düşüveriyor.
04:05Sonra on dördüncü ağır ceza mahkemesinin şu andaki başkanı kim?
04:08Akın Gürlek'le üç ayrı mahkemede birlikte mahkeme üyeliği yapmış kişi şu anda mahkeme başkanlığı yapıyor.
04:18İşte biz böylesine kırk dört ağır ceza mahkemesi arasından Akın Gürley'in yıllarca reislik yaptığı mahkemeye düşmüş bir mahkemede Ekrem Başkan'ın yargılanmasına tanık oluyoruz.
04:32Yani başsavcı hakkında hakaret iddiasını başsavcının yardımcısı soruşturuyor, başsavcının yardımcısı onu iddianameye bağlıyor ve başsavcının eski heyet üyesi Ekrem İmamoğlu'nu yargılıyor.
04:51Biz de buna hukuk düzeni diyoruz.
04:54Söylüyoruz ki biz Türkiye'de hakimlerin ve mahkemelerin varlığına inanmak istiyoruz.
05:01Ancak kurulan düzenin de farkındayız.
05:04Peki bununla kaldı mı arkadaşlar?
05:05On dördüncü ağır ceza mahkemesinde ve Çağlayan'da görülmesi gereken duruşma birdenbire Silivri cezaevi kampüsü içerisindeki ikinoğlu duruşma salonuna alındı.
05:18Burada yaşı yeten hepimiz bu salonları tanıyoruz.
05:23Bu salonlarda kumpas davalarının nasıl görüldüğünü biliyoruz.
05:28Ve aynı salonda bugün başka davaların takipçisi olmaktan büyük bir üzüntü duyuyoruz.
05:34Neden Silivri'ye alınmış davalar?
05:37Çünkü katılımcı çok olabilirmiş.
05:39Dolayısıyla tarafların mağduriyetini önlemek ve katılımı artırmak için Silivri'deki büyük salonu almışlar.
05:46Evet Silivri'de salon büyük ama Çağlayan'dan bu tarafa yüz yirmi kilometre cezaevleri içerisinde adil bir yargılama yapılabilir mi?
05:55Kim bunu sallayabilir?
05:57Kim buna insanlar inandırabilir?
06:00Dolayısıyla böyle bir ortam içerisinde bir dava başladı.
06:03Sevgili il başkanımızın da söylediği gibi kendisine istatlar okunduktan sonra Ekrem İmamoğlu tarihi bir savunma yaptı.
06:12Ve dedi ki ne hakareti kardeşim ne tehdidi kardeşim.
06:16Benim söylediğim şey Türkiye'de adaleti ve hukuku tesis edeceğiz.
06:21Başsavcının ailesi ve çocukları da dahil olmak üzere herkesin güvenliğini bu tesis edilen adalet ve hukuk mekanizması sağlayacak.
06:30Arkadaşlar bunun neresinde tehdit var?
06:33Neresinde hakaret var?
06:34Ama bugün on altı milyonun temsilcisi ve bu düzeni üç kere yenmiş olan Ekrem İmamoğlu tutuklu olarak ve sanık sıfatıyla burada yargılanıyor.
06:45Bunun kabul edilebilir bir tarafı yoktur.
06:47Ayrıca bir tesadüf daha söyleyeyim.
06:50Bugün on bir Nisan iki bin yirmi beş.
06:52Bizi ilgilendiren üç ayrı dava, üç ayrı adliyede.