İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, “Türkiye ekonomisi kötü yönetilmektedir. Kendi yalanlarına inanmaya başlayan bir yönetim aklı ülkeyi felakete sürüklemekte, onarılması güç yaralar oluşturmaktadır” dedi.
İYİ Parti lideri Dervişoğlu, TBMM’de partisinin grup toplantısında konuştu. Dervişoğlu, 2 Mart’ta hayatını kaybeden sanatçı Edip Akbayram’a Allah’tan rahmet dileyerek, “Güzel günler görmeye hasret kalan milletimiz, ‘Aldırma gönül aldırma’ diye diye ekonomik krizin yakıcı ortamında tam 7 yıl geçti. İktidarın kasıtlı bu yoksullaştırma siyaseti içerisinde girdiği yeni bir ramazan ayının ilk haftasındayız. Allah cümlemize nice hayırlı ramazanlar göstersin inşallah. Ancak saray iktidarının Türk milletine reva gördüğü hayat içerisinde bollukla, bereketle, paylaşmakla mülhem bu mübarek ay bile maalesef anlamını yitirmektedir. Vatandaşımız dünya nimetleriyle olan nefis imtihanını, iktidarın doymak ve durmak bilmez nefsi sebebiyle bir yaşam mücadelesi şeklinde yürütmektedir. Ne yıllardır tutulmayan vaatler ne sonu gelmeyen laf kalabalıkları vatandaşın aç karnını doyurmamakta, ruhunu zenginleştirememektedir” diye konuştu.
‘AYNI ÜLKEDE YAŞIYORUZ ANCAK AYNI ÜLKEYİ YAŞAMIYORUZ’
Merkez Bankası’nın enflasyon hedefini yüzde 21’den 24’e yükselttiğini hatırlatan Müsavat Dervişoğlu ancak reel sektörün enflasyon beklentisinin bankanın hedefinin yaklaşık 2 katı olduğunu belirterek, “Hane halklarının beklentisi ise bankanın yaklaşık üç kat üzerindedir. Ortaya çıkan rakamlar arasındaki uçurum göstermektedir ki aynı ülkede yaşıyoruz ancak aynı ülkeyi yaşamıyoruz. Erdoğan ve adları her ne kadar bakan olsa da etkisiz ve yetkisiz birer sekreterden farksız olan tahsildarlarının yap-boz yöntemi ile yürüttükleri ekonomi anlayışı olduğu sürece vatandaşlarımızdan esnafımıza, büyük sanayiciden üreticiye kadar tüm kesimlerin ekonomi politikasına ve uygulamalarına güvenmemesi vaka-i adiyedendir. Rakamlarla ortaya çıkan vahim tablo yalnız enflasyon oranları ile sınırlı değildir. TÜİK tarafından açıklanan 2024 yılına ilişkin büyüme rakamları da benzer şeyleri söylemektedir. TÜİK’e göre ülke ekonomisi 2024 yılının son 3 aylık döneminde yüzde 3, yılın tamamında ise yüzde 3,2 oranında büyüme gerçekleştirmiştir. Söz konusu ortalama yıllık yüzde 3,2 oranındaki büyümeye baktığımızda, bu büyümenin başlıca inşaat, net vergi (dolaylı vergilerdeki artışlar) ve finans sektöründeki büyümeden kaynaklandığını, sanayi sektöründe ise çöküş yaşandığını, tarım kesiminin de hemen hemen hiç büyüyemediğini açık seçik bir şekilde görmek mümkündür” ifadelerini kullandı.
‘2024 BÜYÜMESİ POTANSİYELİN ALTINDA KALDI’
Türkiye’de ekonominin deprem inşaatları, özellikle hane halkının kredilere dayalı tüketimi ve dolaylı vergilerdeki büyük artışlar eliyle büyüyebildiğini öne süren Dervişoğlu, “Türkiye’de yatırıma ve reel üretime bağlı ekonomik büyüme ortadan kaldırılmıştır. Türkiye’nin en kötü şartlarda potansiyel büyümesi yüzde 4,5-5 olan bir ülkedir.
İYİ Parti lideri Dervişoğlu, TBMM’de partisinin grup toplantısında konuştu. Dervişoğlu, 2 Mart’ta hayatını kaybeden sanatçı Edip Akbayram’a Allah’tan rahmet dileyerek, “Güzel günler görmeye hasret kalan milletimiz, ‘Aldırma gönül aldırma’ diye diye ekonomik krizin yakıcı ortamında tam 7 yıl geçti. İktidarın kasıtlı bu yoksullaştırma siyaseti içerisinde girdiği yeni bir ramazan ayının ilk haftasındayız. Allah cümlemize nice hayırlı ramazanlar göstersin inşallah. Ancak saray iktidarının Türk milletine reva gördüğü hayat içerisinde bollukla, bereketle, paylaşmakla mülhem bu mübarek ay bile maalesef anlamını yitirmektedir. Vatandaşımız dünya nimetleriyle olan nefis imtihanını, iktidarın doymak ve durmak bilmez nefsi sebebiyle bir yaşam mücadelesi şeklinde yürütmektedir. Ne yıllardır tutulmayan vaatler ne sonu gelmeyen laf kalabalıkları vatandaşın aç karnını doyurmamakta, ruhunu zenginleştirememektedir” diye konuştu.
‘AYNI ÜLKEDE YAŞIYORUZ ANCAK AYNI ÜLKEYİ YAŞAMIYORUZ’
Merkez Bankası’nın enflasyon hedefini yüzde 21’den 24’e yükselttiğini hatırlatan Müsavat Dervişoğlu ancak reel sektörün enflasyon beklentisinin bankanın hedefinin yaklaşık 2 katı olduğunu belirterek, “Hane halklarının beklentisi ise bankanın yaklaşık üç kat üzerindedir. Ortaya çıkan rakamlar arasındaki uçurum göstermektedir ki aynı ülkede yaşıyoruz ancak aynı ülkeyi yaşamıyoruz. Erdoğan ve adları her ne kadar bakan olsa da etkisiz ve yetkisiz birer sekreterden farksız olan tahsildarlarının yap-boz yöntemi ile yürüttükleri ekonomi anlayışı olduğu sürece vatandaşlarımızdan esnafımıza, büyük sanayiciden üreticiye kadar tüm kesimlerin ekonomi politikasına ve uygulamalarına güvenmemesi vaka-i adiyedendir. Rakamlarla ortaya çıkan vahim tablo yalnız enflasyon oranları ile sınırlı değildir. TÜİK tarafından açıklanan 2024 yılına ilişkin büyüme rakamları da benzer şeyleri söylemektedir. TÜİK’e göre ülke ekonomisi 2024 yılının son 3 aylık döneminde yüzde 3, yılın tamamında ise yüzde 3,2 oranında büyüme gerçekleştirmiştir. Söz konusu ortalama yıllık yüzde 3,2 oranındaki büyümeye baktığımızda, bu büyümenin başlıca inşaat, net vergi (dolaylı vergilerdeki artışlar) ve finans sektöründeki büyümeden kaynaklandığını, sanayi sektöründe ise çöküş yaşandığını, tarım kesiminin de hemen hemen hiç büyüyemediğini açık seçik bir şekilde görmek mümkündür” ifadelerini kullandı.
‘2024 BÜYÜMESİ POTANSİYELİN ALTINDA KALDI’
Türkiye’de ekonominin deprem inşaatları, özellikle hane halkının kredilere dayalı tüketimi ve dolaylı vergilerdeki büyük artışlar eliyle büyüyebildiğini öne süren Dervişoğlu, “Türkiye’de yatırıma ve reel üretime bağlı ekonomik büyüme ortadan kaldırılmıştır. Türkiye’nin en kötü şartlarda potansiyel büyümesi yüzde 4,5-5 olan bir ülkedir.
Kategori
🗞
Haberler